Anne ben havuç yedim !

Uzun süredir ''Ezgi bugün ne yaptı'' postları yapmıyorum..Okuyucularımdan gelen ilgiye kayıtsız kalmamak adına bugün bir postla karşınızdayım.. Yok olum! Ne ilgisi şakaydı. Sosyal canavar bloggerların okuyucu kitlesinin isteklerine özendim sadece.. Neysee... Şimdi sanki Ezgi ne yaptın mailleri almış bir ruh haliyle satırlarıma başlıyorum... Efenim Cemal Süreya kahvatlınn mutlulukla bir ilgisi olmalı demiş ama eğer o kahvaltı sevdicekle yapıldıysa mutluluktan öte bir şey olmalı bence..Yarın napalım sorusunu unutan erkek modelleri makbuldür..Bir ilişkide erkek kıza sorup duracağına hemen hemen her kız ( istisnalar vardır) yarın hadi şunu yapalım diyen erkeklerden hoşlanır.. İşte bu modelden yola çıkan sevgili bay Beşiktaşın güzide sokak aralarına saklanmış daha çok Ortaköy, Bebek, Bagdat Caddesi gibi yerlerde olmayı hakeden bir mekana attı bizi..

Reçel Türevleri adında ki cici mekan.. Cici diyorum çünkü yumurtalıkları çocuk yumurtalığıydı olum.Adından da anlaşıldığı üzere reçel üstüne kurulu mekanda her çeşit reçel mevcuttu. Tabi ki mevsiminin uygun gördüğü.. Bütün her şey organikti. Reçelleri hanım anne taaaa Adana da yapıp getiriyormuş.. İşletmesini de oğluna vermiş.. İkram olarak bütün reçellerden tatma imkanı sundular. Sona patlıcan ve havuç ( evet patlıcan !) reçellerini bırakmıştım ki ikinci olarak yanlışlıkla patlıcan reçelini yemişim..Hepsinin tipleri birbirine benziyordu napıyım ..=) Salata da bile havucu ayıran ben reçeli için '' ye bak valla çok güzel'' diye tavsiye edecek kıvama bile geldiysem bu mekan tutar arkadaş.. Bi de o mükellef keyfe 20 tl verip kalkınca hem canınız hem cebiniz sıkılmıyor.. Bence gidin valla. Bak yoluna git. Tut yolunu git