Beklenilenden iyi geçen bir vize haftası sonrası ilk haftasonunu oda temizliği yaparak geçiren kıza hamarat değil pasaklı kız denir.Şöyle ki cumartesi gününü bir elinde cımbız bir elinde ayna ikilisine nisbet yaparcasından bir elinde bez diğerinde camsil ile geziyorsan ortada müthiş bir dağınıklık ve akabinde annenin odanda kaybolmak üzeresin nidaları vardır.. Yoksa kimse bu zorlu görevin hıncını yorucu bir haftanın sonunda gelen cumartesiden çıkarmaz...
Öğrenci olmak iyidir, hoştur ama öğrenciliği dozunda bırakamayan ben gibiler için odanızda yaşam zordur..Hem kitap okuyayım, hem dergilerim olsun hem ders kitaplarım he bir de açık öğretime gireyim elim değmişken gelsin onlarında kitapları derken küçücük bir devlet kütüphanesi oluvermiş bir odanız vardır artık ..Ve üzüle üzüle 2009 yıllarından kalan eski dergilerinizi atmaya başlayıvermişsinizdir..
Kitap atmam..Atamam ayşegül serisinden, cin ali serisine kadar hep yerleri ayrıdır..Hatta ben kağıt atamam..1998 yılı ajandalarından bile bir deste bulabiliteniz olan bir odaya sahibim..Yaşıtlarım hurçlarda çeyiz biriktirirken ben el değmemiş ajandalar, ambalajlı post-it ler, hiç kullanılmamış kalemler, kokulu silgiler biriktiririm.. Niye bilmiyorum... Ama size en büyük hayalimin 3-4 katlı bir kırtasiyede saatlerimi geçirmek olduğunu söylersem anlarsınız siz niye.. Büyüyemiyorum ben sanırım.. Bir gün siyah rugan stilettolarım , kalem eteğim eşliğinde elimde light sandviçim işe yetişmeye çalışırken bile tek elimde leoparlı peluş dosyam olacaktır...
Büyümüş olmam lazım oysa benim...Çünkü eğer sevdiğin insanları kaybetmeye başlamışsan sen büyümüşsün demektir.. Bana tüm sevdiklerin yanındayken büyüdüm deme ondan. İnsan öyle büyümez çünkü.. Uykularını hala ilk aşkın kaçırıyor ya da acaba Feriha ile Emir barışırlar mı diye uyuyamıyorsan büyümemiştirsin sen...Onun size bağışlanması için dua ederken kaçıyorsa uykuların istemesende büyürsün işte..Ne peluş dosyalar ne kokulu silgiler yaşatır ona artık çocukluğu..Sadece kaçırır belki..Kaçırır çünkü çocukken onlara sarıldığın günlere gitmek güzeldir..Belki diyeceklerin kalmıştır içinde...Ben hurçlarda bu sebeple biriktiriyorum onları belki de.. Gitmek lafını sevmiyorum.. Gidişin demiyeceğim o yüzden.. Uzaklaşman diyebilirim.. Evet uzaklaştın sadece.. Bir yerlerde hala bizimle olduğunu, hala en içten kahkahalarını bana sakladığını biliyorum.. Sadece uzaksın..Ama varsın.. 1 yıl önce dün yanımızdan uzaklaşmış olabilirsin.. Ama varsın sen.. Bizimlesin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder