5 Aralık 2011 Pazartesi

Kim bu Victoria ?

Bazen kendimi Victoria Secret meleği gibi hissettiğim doğrudur..Nasıl oluyor bilmiyorum oğlum..Oluyor işte.. Aynaya bir bakıyorum..Ve sonuç olarak bir kere daha bakıyorum ve bir kere daha ve bir kere daha...Biz kızların bir özelliği de bu sanırım..Çirkin hissettiğimiz zaman kendimizi yerden yere vurur.Yıldız Tilbeyi melek ilan eder bizden olsa olsa Cansever olur derken, güzel olduğumuz dakika aslında Miranda beni andırıyor bakma onlar çok makyajlı kızım! monologlarıyla gezebiliyoruz...
Size demiştim di mi..Bir iyileşiyim saçlarımı kestiricem diye..Ama ben gene zamanı tutturamadım..Larenjit olmak ne demek çeken bilir..5 gündür her konuşmamda FBI hissi uyandıran ses tonum canımı çok yakıyordu..Bildiğin sesim çıkmıyordu..İlaç yığınlarıyla geçen 5 gün sonunda sesime azıcık kavuştum..Ve direk kuaföre attım kendimi..Farkettim de sesim kısıkken bir yemek yedim bir alışveriş yaptım..Bir çok isteğime kavuştum..Aradıklarımı buldum..Kuaför demiştim..Sessiz sakin gittiğimde saçlarıma kat attırıp kırıklarını topla demeye mecalimin olmamasından faydalanan kuaförüm;
"Senin raporun yokmu sesini dinlendirmen için sussana" demek için zaten bir atak bekliyordu..Ben de ortayı iyi açınca vurdu ve gol oldu diyebilirim..İlk defa kuaförden yüzüm asık çıkmadım..Saçlarımı hiç olmadığı kadar seviyorum! Sonra süet bootielerimi, kürk yeleğimi, hardal sarısı kazağımı, leopar şalımı, bej hırkamı ve içinde kendimi Victoria Secret meleği hissettiren sexylikten katrilyonlarca uzak peluş pijamamı seviyorum !

Hiç yorum yok: