13 Eylül 2010 Pazartesi

Taçsız Kral ...


Sevgili blog...

Bugün okul yoluna düşmüş ama gene birşey halledemeden dünyanın en boş öğrenci işleriyle muhattab olmuş evime dönmüş bulunuyorum..Bütün yol sana anlatmak istediklerimi büyüttüm içimde..Uzun süredir Ceyhun Yılmazdan uzak kalmış olmanın verdiği burukluk parmaklarımın 98.4 e gitmesine engel değildi..Saatte tam 12 olmuştu. Evimdeki koltuğa yayılır gibi yayıldım Pendik-Kadiköy hattının incisi 17 ye..Ve kulağımda kulaklık daldım gittim..Birileri Metin Oktay dedi...Şöyle bi toparlandım..Saygı duyduğum biricik insanın ölüm yıl dönümüydü bugün..Onlu haberler onlu anılar birleşince duygulanmadım desem yalan olur..O tarihe şahit olamamış olmak burukluktu her Galatasaraylı hatta her futbolsever için..Bunun takım sevgisiyle alakası yoktu..İnsan sevgisiydi ona duyulan..Saygıydı...
Sonra şöyle bir anıya şahit oldum radyodan da olsa..
Zamanında Oktay jübile maçını Fenerbahçeyle oynarken Fenerbahçe yönetimi ona şu teklifle gelmiş..
-Bir 10 dakikada olsa Fenerbahçe forması giyermisiniz..?
Oktayın cevabı ise şimdi gelinen holiganlık sınırına tokat misali
-Şeref duyarım
olmuş..Bunu gel şimdiki Ardaya söyle..Afedersiniz ama kıçıyla güler...Ve o maçın ilk 10 dakikası Oktay ve o zaman Fenerbahçenin efsane ismi Can Bartu formalarını değiştirip hakemin düdüğüne kadar kendi takımlarına karşı mücadele etmişler...Bu nasıl bir aselettir diye düşündüm..Sonra kaldımı böyle insanlar diye hayıflandım...
Toprağın bol olsun büyük insan..
Dualarımız,kalbimiz seninle..
AYNI RENKLERE GÖNÜL VERMİŞ OLMAKTAN GURUR DUYUYORUM..

Hiç yorum yok: